Çevresel terörizmin “güvenlik” bağlamında değerlendirilmesi: Doğu Karadeniz Bölgesinden çıkarımlar
Citation
Yıldırım, K. (2022). Çevresel Terörizmin “Güvenlik” Bağlamında Değerlendirilmesi: Doğu Karadeniz Bölgesinden Çıkarımlar. Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, 8(15), 195-218. https://doi.org/10.31765/karen.1089695Abstract
20. yüzyılın son çeyreği yerel ve bölgesel ekolojik sorunlarının
sınır ötesi etkilerinin küresel bir tehdit olarak kabul edilmeye başlandığı yıllara tekabül etmektedir. Ekolojik sorunların sınır ötesi
etkilerinin yanı sıra karşılıklı bağımlılık, karmaşıklık ve belirsizlik
ihtiva etmesi gibi özelliklere sahip olması, yerelden küresele uzanan yeni bir güvenlik anlayışını (çevresel güvenlik) zaruri kılmıştır. Kaynak kıtlığı ya da bolluğu durumunun güvenlik ile ilişkilendirilmesinde ise “çevre” ve “güvenlik” kavramlarını bütünleşik olarak tahlil edilmeden rasyonel çıkarımların yapılması zordur. Diğer
taraftan çevresel terör ve terörizm olguları geçmiş dönemlerde olduğu gibi günümüzde de akademik ve politik alanlarda tartışılan
yeni güvenlik konuları arasında yer almaktadır. Bu kapsamda güvenlik çalışmalarının odak noktasını oluşturan terör ve terörizm
olgularının çevreye ilişkin boyutlarının kapsamlı olarak değerlendirilmesini mümkün kılan sentez çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu konuda yapılmış çalışmalar çevresel terörizm ve güvenlik
konularının kesişim alanlarını aydınlatması bakımından son derece yetersizdir. Pratik açıdan ise çevresel terörizme karşı alınan
önlemler yeni bir bakış açısı ile etkin bir politik ve hukuki formulasyonunu gerekli kılmaktadır. Bu kapsamda çalışmanın temel
amacı çevresel terörizmin güvenlik açısından izdüşümlerini “Doğu
Karadeniz Bölgesi” özelinde incelemektir. Çalışma bu amacı iki
farklı aşamada gerçekleştirmektedir. İlk aşamada çevrenin güvenlik ve terörizm olgular ile ilişkisinin düşünsel ve kavramsal olarak
aydınlatılması ile gerçekleşmektedir. İkinci aşamada ise çevresel
terörizmin güvenlik anlayışı içerisinde nerde ve nasıl konumlandırılacağına ilişkin değerlendirmeler yer almaktadır. Çalışma sonuçları erişilebilmesi kolay ve az maliyetli olan çevresel unsurlarının,
etkili ve kalıcı sonuçları oluşturabilen bir araç ya da hedefe dönüşme potansiyeline sahip olması sebebiyle güvenlik anlayışının
son aşamada düğümlendiği “insan güvenliği”nden “ekolojik güvenlik”e doğru yeni bir boyut kazanması gerektiğini açıkça ortaya koymaktadır. The last quarter of the 20th century corresponds to one when the cross-border effects of local and regional ecological problems activated to be perceived as a global threat. Since ecological problems include cross-border effects as well as interdependence, complexity, and uncertainty, the formation of a new considerate of security spreading
from the local to the global (environmental security) has become necessary. It is difficult to create
rational inferences in associating resource scarcity or abundance with security without scrutinizing the concepts of "environment" and "security"
in an integrated manner. On the other hand, environmental terror and terrorism are deliberated
among the new security issues discussed in contemporary academic and political debates as in
the past. In this context, there is a need for mixture studies that make it possible to comprehensively evaluate the environmental scopes of terror and terrorism, which also constitute the crucial point of security studies. Studies on this subject are extremely unsatisfactory in terms of revealing the intersection areas of environmental
terrorism and security issues. In practice, the
measures taken against environmental terrorism
require an effective political and legal formulation with a new outlook. In this context, the main
purpose of the study is to scrutinize the projections of environmental terrorism in terms of security in the "Eastern Black Sea Region". The
study accomplishes this aim in two different
phases. In the first stage, it is realized by clarifying the relationship of the environment with security and terrorism phenomena. In the second
stage, there are evaluations about where and how
environmental terrorism will be positioned
within the consideration of security. The results
of the study clearly demonstrate that the environmental essentials, which are easy to access and
cost-effective, have the potential to turn into a
tool or target that can create effective and lasting
results, and that the consideration of security has
gained a new dimension from "human security"
to "ecological security", where the considerate of
security is tied in the last order.